Her seçim öncesi veya sonrası için yatırımcılar, seçim sonuç beklentisine ya da seçim sonucuna göre pozisyon alırlar.
Yatırımcıların borsa, döviz veya farklı ensturmanlarda pozisyonları değişiklik gösterir.
Seçim öncesi kısa, seçim sonrası uzun pozisyon alırlar.
Seçime az bir süre kalsa da, 14 Mayıs seçimleri için pozisyon almak şimdiden kolay değil!
Yani, yatırımcıların seçim pozisyonu daha netleşmedi.
Siyasi çevresi ve beklentisi üzerinden çalışma hayatında değişiklik bekleyenlerin satısı azınsanmayacak kadar çok.
İktidar olan yerel veya genel yönetimler ile beraber kadrolar da değişir.
İşten çıkartılanlar, çıkartılmak zorunda bırakılanlar veya referanslı işe alınanlar.
Siyasi sonuçlar, çalışma hayatını, sayısını ve ekonomisini etkiler.

Ancak siyasetin bir de “servet transfer” kısmı vardı.
Her hangi bir siyasi partiye ya da yöneticilere yakınlığı olanlar, siyasi sonuçlara göre büyük hazırlık yaparlar.
Bu hazırlıklar, şirket kurmak, kapatmak ya da servet tranfer etmek gibi hazırlıklardır.
Yeni hükümet beklentisi olanlar şirket kurmak, kadro oluşturmak, ihale öğrenmek gibi hazırlık içindeler.
Mevcut hükümetin gideceği beklentisi olanlar şirket kapatmak, kadro azaltmak veya servetlerini dışarıya aktarmak gibi gayret içindeler.
Yeni hükümet beklentisi olanlar ailelerine sıra bize geldi, artık şöyle böyle olacak, şunları yaparsınız konuşmaları yapıyor.
Mevcut hükümetin gideceği beklentisi olanlar ailelerine buraya kadardı, artık herkes başının çaresine baksın, taksimi şöyle yapıp böyle devam edeceğiz konuşmaları yapıyor.

Erken seçim kararı alındıktan sonra yurt içi ve yurt dışında kurulan şirket sayıları, banklardaki para transferleri, şirket evlilikleri her şeyi anlatıyor.
Herkes de her şeyi biliyor.
Yani, dünyada siyasi yakınlık demek milyon dolarlık kişisin demek.
Siyasi yakınlıktan dolayı güçlü şirketlerde çalışan personellerin heyacanlı bir bekleyişi devam ediyor.
Kimi daha güzel maaş ve ünvan hayali kurarken, kimi de işsiz kalma korkusuyla yatıp kalkıyor.

Milyon dolarlık şirket sahipleri para transferlerini farklı ülkelere yapabilir.
Şartlara göre siyasi yakınlık veya kıvraklıkla işini görebilir.
Para aklamak için onlarca şirkette kurabilir.
Yurt dışında yıllarca yaşayıp her şeyi unutturabilir.
Ya kalanlar?
İşte orda herkes oturup düşünmeli.
Normal yollarla işe girip, normal işler yapıp, ekmeğine bakmışsa sorun yok.
Onun için önemli olan iştir.
Nereye giderse gitsin rızkını kazanır.
Ama normal olmayan şartlarda bugüne kadar hayatını sürdürmüşlere iç huzur yok.
Normal olmayan şartlarda hayatı 15 Mayıs’ta değişeceklere de iç huzur yok.
Çünkü bu işler sırayla.

Toparlayacak olursak;
Seçim sonucunu sadece küçük ya da büyük yatırımcılar, yatırım araçlarıyla pozisyon almaz.
Küçük insanlar ya da büyük insanlar servetiyle alır.
Bir bakmışsın milyarder olmuşlar, bir bakmışsın icra dairelerinde ter döküyorlar.
Bugün kardeşim çekenler, yarın telefonuna cevap vermeyebilir.
Bugün telefonuna cevap vermeyenler, yarın senden borç istemeye gelebilir.
Milyon dolarlık şirket sahipleri, siyasi liderlerle aynı kaderi paylaşamaz.
Ücretli çalışan da, milyon dolarlık patronuyla aynı kaderi paylaşamaz.
Ortak kader ölümdür, aradaki yaşananlar değil.
Seçim sonucu tranferlerinde dikkat etmek gerek.
Aynı kaderi paylaştığımız insanlar için…