McKinsey’nin yayınladığı yeni bir rapora göre, dünya genelindeki işletmelerin %72’si yapay zeka kullanıyor. Bu oran, geçtiğimiz yıl %60 iken, bu yıl büyük bir artış gösterdi. Rapor, yapay zekanın özellikle Asya ve Çin’de hızla benimsendiğini ve işletmelerin bu teknolojiyi çeşitli iş fonksiyonlarında aktif olarak kullandığını ortaya koyuyor.

Yapay zeka kullanımındaki bu artışın yanı sıra, sektörde bazı endişeler de dile getiriliyor. Özellikle, yapay zekanın yanlış bilgi yayma potansiyeli ve güvenlik riskleri en çok endişe duyulan konular arasında yer alıyor. McKinsey’nin raporu, işini kaybetme korkusunun azaldığını ancak yanlış bilgi ve güvenlik risklerinin hala büyük bir endişe kaynağı olduğunu gösteriyor.

Buna ek olarak, yapay zeka ve üretken yapay zeka arasındaki farklar da raporda ele alınıyor. Üretken yapay zekanın, içerik üretme kabiliyeti ile geleneksel yapay zekadan ayrıldığı ve bu alandaki adaptasyonun iki katına çıktığı belirtiliyor. McKinsey’nin öngörüsüne göre, üretken yapay zeka, yıllık 2.6 ila 4.4 trilyon dolar arasında ekonomik değer yaratabilir.

Diğer yandan, yapay zeka sektöründe çalışan bazı uzmanlar, bu teknolojinin risklerine dikkat çekmek için bir araya geldi. OpenAI, Anthropic ve DeepMind gibi önde gelen yapay zeka şirketlerinden uzmanlar, bu risklerin kamuoyuna açıklanabilmesi için çalışanların sesinin kısılmaması gerektiğini savunuyor. Anonim raporlama kanallarının oluşturulması ve çalışanların endişelerini dile getirmesinin önündeki engellerin kaldırılması talepler arasında yer alıyor.

Kripto dünyasında ise on-chain aramalarında büyük bir artış gözlemlendi. Google’da “on-chain token”, “on-chain coin” ve “on-chain crypto” gibi terimlerin aranma oranları son 5 yılın en yüksek seviyesine ulaştı. Bu gelişme, kripto paraların ve blokzincir teknolojisinin benimsenme oranının arttığını gösteriyor. Nijerya, Afganistan ve Etiyopya gibi ülkelerde de on-chain aramalarının yoğunlaşması dikkat çekiyor.