Kaldıraçlı token, kullanıcıların normal şartların dışında kripto para işlemi yapabilmesine olanak veren bir yatırım aracıdır. Kaldıraçlı işlemler sayesinde kullanıcıların çok daha fazla kar elde etmesi mümkün olabiliyor. Ancak bu işlemlerden faydalanan kullanıcıların aynı şekilde zarar etme ihtimali de bulunuyor. Zaten riskli bir yapıya sahip olan kripto para piyasası bu tür yatırım olanaklarıyla daha da tehlikeli bir hale gelebiliyor. Ancak kaldıraçlı işlemlerin piyasaya renk ve canlılık katan bir katkısının bulunduğunu da belirtmemiz gerekiyor. Bu içerik boyunca kaldıraçlı işlemlerden ve kripto para ekosistemine kazandırdıklarından bahsediyor olacağız. Ayrıca kaldıraçlı işlemlere yönelik birtakım teknik verilere de yine bu yazımızda yer vereceğiz.
Kripto para piyasası her geçen gün başka bir yenilikle kullanıcıların karşısına çıkıyor. Gün geçtikçe gelişmeye devam eden bu piyasada geleneksel finansal piyasalardan izlerin bulunduğuna da şahit oluyoruz. Kripto paralardaki yenilikler arasına geleneksel yatırım araçları da dahil oluyor. Bu tür özelliklerden birisi de kaldıraçlı işlemler. Geleneksel piyasalarda sıklıkla tercih edilen bu işlemler zamanla kripto para piyasasına da entegre edildi. Piyasaya yer alan çok sayıda borsa platformu, kullanıcılarının bu tür işlemler yapabilmesine imkan verir oldu. Ancak kaldıraçlı işlemler birtakım riskleri de beraberinde getiriyor. Kaldıraçlı işlemlerin ne demek olduğunu detaylı bir şekilde inceledikten sonra bu risklerden de bahsedeceğiz. Kripto para piyasasında yer alan çok sayıda kaldıraçlı token bulunduğunu görüyoruz. Kullanıcıların bu token’lere rağbet gösterdiklerini ve işlemlerini borsalar üzerinden yaptıklarına şahit oluyoruz. Kimi zaman yatırımcısına kazandıran bu token’ler kimi zaman da zararı tazmin edilemeyecek sonuçlara neden olabiliyor.
Kaldıraçlı İşlemler
Kripto para piyasasında çok sayıda borsa platformu bulunuyor. Piyasa gelişmeye devam ettikçe kullanıcıların altcoin’lere ve kripto para alım satımına duyduğu ihtiyaç da gittikçe yükseldi. Bu ihtiyaca yanıt vermek adına çok sayıda borsanın piyasada işlemlerine başladığını biliyoruz. Piyasada çok sayıda borsanın yer alması ekosistemin daha canlı bir yer haline gelmesi sonucunu doğurdu. Bu sayede kullanıcılara sunulan işlemlerin kalitesi de yükseldi çeşitliliği de arttı. Borsa platformlarının kullanıcıların yatırım talebine verdikleri yanıtlar arasında kaldıraçlı işlemler yer alıyor. Platformların olanak verdiği kaldıraçlı token’ler kullanıcıların farklı şekillerde işlem yapmasını mümkün hale getirdi.
Kaldıraçlı token’ler esasında Ethereum (ETH) ağının token standardı olan ERC-20’yi izleyen kripto paralardır. Kullanıcılar bu token’leri kullanarak kaldıraçlı bir yatırım pozisyonuna sahip oluyor. Bu durumun ne anlama geldiğini az sonra somut örnekler yardımıyla detaylı bir biçimde irdeleyeceğiz. Geleneksel yatırım yöntemlerinin aksine kaldıraçlı işlemler kullanıcılara çok daha iyi bir kar oranı sunabiliyor. Elbette zarar durumunda ortaya çıkacak kötü sonucun vahameti de katlanıyor. Üstelik kaldıraçlı token’ler kullanıcılara vadeli işlemlerdeki gibi talepler olmadan ya da likiditasyon riski bulunmadan işlem olanakları sunuyor.
Kaldıraçlı Token Ne Zaman Çıktı?
Kaldıraçlı işlemler geleneksel borsalarda da uzun süredir kullanılan bir işlem aracı olarak ifade edilebilir. Kripto para alanında bu işlemlerin görülmesi ise çok uzun sürmedi. Piyasa 2017 yılında büyük bir ses getirdiğinde çok sayıda kullanıcı bu alana doğru yöneldi. Sonuç olarak mevcut kripto para borsaları adeta dolup taştı. Hatta Binance, Coinbase ya da Bittrex gibi dev borsaların bir süre yeni kullanıcı kaydı seçeneğini sonlandırdıkları biliniyor. Bu sürecin sonunda piyasaya yeni işlem türleri de hızlı şekilde dahil oldu. Mevcut işlem çiftlerinin seçenekleri arttı, piyasanın işlem hacmi gittikçe yükseldi. İlk kripto para kaldıraçlı işlemlerinin de bu dönemde piyasaya sürülmüş olabileceği değerlendirilebilir. Konu hakkında web kaynakları üzerinde net bir bilgiye rastlamak zor. Ancak ilk kaldıraçlı token işlemlerini Binance ya da bu ayardaki borsalar kullanıcılarına sunmuş olabilir.
Kaldıraçlı Token Nasıl Çalışmaktadır?
Kaldıraçlı token nasıl çalışır sorusunu yanıtlamak adına somut bir örnekten faydalanalım. Diyelim ki üç kat kaldıraçlı Bitcoin bulunduruyorsunuz ve long pozisyondasınız. Yani BTC fiyatının artacağını öngörerek hareket ettiniz. BTC fiyatının sizin satın aldığınız orijinal fiyattan %1 artış gösterdiğini farz edelim. Bu durumda kaldıraçlı token’iniz %3’lük bir artış yaşayacak. Aynı şekilde BTC %1’lik değer kaybettiğinde ise long pozisyonundaki kaldıraçlı BTC token’i %3 değer kaybedecek.
Kullanıcılar bu riskli yatırım aracını çeşitli amaçlar doğrultusunda kullanıyorlar. Bu amaçlar arasında risk yönetimi mevzusu yer alıyor. Doğru risk yönetimiyle bu araçtan maksimum fayda sağlamak mümkün. Elbette risklerle dolu bu piyasada bu tür yatırımlar büyük uzmanlık gerektiriyor. Kullanıcıların kaldıraçlı token’leri tercih etmelerinin bir diğer nedeni de bir teminat ya da likidite istemiyor oluşu. Kullanıcılar kolaylıkla kaldıraçlı işlemlerden faydalanabiliyorlar. Kaldıraçlı token’lerin esasında bir ERC-20 token’i olduğunu söylememiz gerekiyor. Yani bu kripto paralarınızı ne zaman arzu ederseniz o zaman çekebilirsiniz. Kaldıraçlı işlemler genellikle marjin işlemlerine karşı tercih ediliyor. Çünkü kaldıraçlı token’leri arzu edilen her ETH cüzdanına ya da bunu destekleyen her platforma kolayca göndermeniz mümkün.
Kaldıraçlı Token Nasıl Satın Alınır?
Kaldıraçlı token satın almanın yolu kripto para borsalarına uğramaktan geçiyor. Bu tür kaldıraçlı token’lere platformunda yer veren borsaları kullanarak kripto severlerin kaldıraçlı işlemler alması mümkün. Bazı platformlarda 50x gibi yüksek oranlarda kaldıraç olanağının bulunduğunu biliyoruz. Bu tür oranların oldukça büyük riskler getirdiğini ifade etmek gerekiyor. Kullanıcılar kripto para yatırımı yapmadan önce araştırmalarını dikkatli bir şekilde gerçekleştirmeliler. Aksi halde süreçten zararla ayrılmak gibi olumsuz sonuçlar gelişebilir.
