Dünyada artan enflasyon, dünya insanını fakirleştirmeye devam ediyor.
Alım gücü hızla azalırken, fakirlik baş göstermeye devam ediyor.
Artık kimin nasibine ne düşmüşse.
Kiminin enflasyonu yüzde 5, kiminin yüzde 8, kiminin de yüzde 70.
Enflasyon rakamlarının gerçek durumunu görmek için konut fiyatlarındaki artışı takip etmeniz gerek.
Bugünlerin sürpriz olmadığını biliyorsunuz.
Çünkü geçen yıldan itibaren 2022-2023 yıllarında enflasyon ile beraber konut fiyatlarında hızlı yükselişler olacak uyarılarımın olduğunu anımsatmak isterim.
Gerçek ekonomiyi takip edenler, bu uyarıları dikkate aldı ve bugünlerin hazırlığını önceden yaptı.
Herkes yüksek bir enflasyonu kabüllenmiş, barınma ihtiyacını gidermek için peşinatlarını hazırlamışlardı ki 0,99’luk faiz bombası piyasayı tekrar allak bullak etti.
Dakikalar içersinde ilanlar uçuşa geçti.
Eee bu kadar başı boşluluğun karşısında kriz fırsatçılarının devreye girmesinden doğal ne olabilir ki?
Sonuçta iki ihtimal her geçen gün daha güçlenmiş oldu.
Ya zenginsin ya da fakir.
Ya servetine servet katansın ya da göç etmek zorunda kalırsın.
Maalesef ortası olamıyor.
Peki sizce bu durum sürpriz gelişmeler nedeniyle mi oldu?
Bence HAYIR.
Ekonominin E’sinden anlayan herkes bugünlerin sürpriz olmadığını biliyordu.
Dünya genelinde şehir merkezlerinin boşaltılma projesi, alım gücünün azaltılması, kıtlık ekonomisine girişlerin başlatılması birer projedir.
Bugün enflasyonu iliklerine kadar hissedenlerin, yarın hiperenflasyon sürecine hazır olmalı.
Burada önemli olan halkın kendini korumaya almasıdır.
Çünkü dünyada herkes bundan sonra yalnız.
Ev alacaksın ancak “Çok şişti, biraz düşsün öyle alırım mı diyorsun?
Döviz ile maliyeti olan bir sektörde, göç alan bir ülkede, enflasyonun artmaya devam edeceği bir sistemde, faiz oranlarının daha da yükseleceği bir düzende düşüş bekliyorsan bekle.
Bekleyenlerin bugünkü durumunu da göz önünde bulundur ama.
Araç fiyatlarındaki yükselişten sonra petrol fiyatlarındaki yükseliş, parçalardaki tedarik sorunu, çip krizi, sigorta ve kasko fiyatlarındaki fahiş artışlar sürpriz miydi?
Hepsi planın bir parçası.
1 yıl önce 500 bin liraya aldığın ev bugün 1 milyon oldu değil mi?
Yani, herkes milyoner oldu.
Peki sigorta şirketlerine poliçe için evin değerini 1 milyon TL olarak güncellediğinde farkı nasıl okudun?
Dünyada sigorta şirketleri kimin?
Bugün 1+1 ve 1+0 konut üretiminde mecburiyet karşısında ciddi artışlar olacak.
Yarın evlatlarımız 10-20 yıllık kira kontratları ile oturacak, onların evlatları da kapsül evlerde hayatını yaşayacak.
Bugün bunu okuduğunuzda komik gelebilir, yakında göreceksiniz.
Bugün 1+1 ve 1+0 evlerde yaşamak zorunda kalanlar, yarın yatıya misafir kabul edebilecekler mi?
Yalnızlaşan, bağları kopartılan toplum projesi boşuna değil.
Peki ya mahremiyet?
Ailelerin 1+1 veya 1+0 evlerde mahremiyeti nasıl olacak?
İnançsız bir toplum projesi de mi hikaye?
Bugün 1 milyon TL kredi kullanan 10 yıl 14 bin 780 TL taksit ödeyecek.
Nakitsiz bir toplum projesi gerçek değil mi?
Finansal piyasalarda ansızın başlattıkları silkeleme operasyonu, soygun değil mi?
Kimi istemiyorlar?
Gelenekçi, uzun vadeci, fizikici.
Sanal ortamda oynayanların durumu içler acısı değil mi?
Varlıklarını dakikalar içerisinde kaybedenler intihar etmiyor mu, psikolojileri bozulmadı mı, gelecek için biriktirdikleri alın terini onlara kaybettirmediler mi?
Varlıklarınıza sahip çıkın, kendinizi soydurmayın.
Servetine servet katanların ekmeğine yağ sürmeyin.
Sisteme muhtaç kalmanızı, köle olmanızı istiyorlar anlamadınız mı?
Sistem, insanları borçlandırmaya dayalı politikaları ön plana çıkarıyor.
Sen neden kendine tasarrufa dayalı bir politika belirlemezsin?
Zannediyor musun ki sistem sana kazandırmak için şekillendi?
Hayır, elindekini almak için şekillendi.
Bunları okuduğunda sakın hatayı orada burada arayarak boşuna vakit kaybetme.
Küresel finans sistemi ortak bir karar verdi.
Bence kendine kafayor, işine ve geleceğine odaklan.
Umutsuzluk yok.
Rızkı bitenin ömrü biter.
Biz işin mücadele kısmına, mantık kısmına bakıyoruz.
Herkes kararlarıyla yaşayacak.
Geçiş sürecinde duygusallığa ve eleştiriye yer yok.
Bir sen varsın bir de kararların.
Şimdi geçmişten yola çıkarak geleceğini şekillendir.
Sistem değişti.
Kararını bugün ver!
Hoşcakalın