Tether, ABD doları bazlı stablecoin’iyle son iki yıl içinde büyük bir benimsenme kazandı ve şu anda stablecoin pazarının büyük bir kısmını elinde tutuyor. Token Terminal’in verilerine göre, Tether’in USDT token’ının pazar payı bu süre zarfında yüzde 20 oranında artış gösterdi ve şu anda tüm stablecoin piyasasının yüzde 75’ini oluşturuyor.
On-chain veri platformu, 16 Eylül’deki bir sosyal medya paylaşımında Tether’in pazar payını yüzde 55’ten yüzde 75’e çıkardığını belirtti. Tether’in mevcut USDT arzı 118 milyar dolar seviyelerine ulaştı ve pazar payı yüzde 75 olarak ifade ediliyor.
Tether paraya para demiyor
Stablecoin’ler, kripto dünyasına geçişte temel bir rol oynuyor ve artan stablecoin piyasa değerleri, yatırımcıların kripto paralara olan ilgisinin arttığını gösteriyor. Son 30 gün içinde Tether, 400 milyon dolar gelir elde etti.
Token Terminal verilerine göre, Tether, dünyanın en büyük stablecoin’ini üretmeye devam ederken, 16 Eylül itibarıyla son bir ayda yaklaşık 400 milyon dolar kazanç sağladı. Bu gelir artışı, Tether’in 2024’ün ilk çeyreğinde 4,5 milyar doların üzerinde kâr elde etmesinin ardından geldi. Bu kârın büyük bir kısmı, yani 3,52 milyar doları, Bitcoin ve diğer finansal kazançlardan sağlandı; sadece 1 milyar doları ise işletme maliyetlerine gitti.
Şirketin borsa bakiye verileri de dikkat çekici bir seviyeye ulaştı. 13 Ağustos’ta borsalardaki USDT bakiyesi 20,3 milyar dolara çıkarak bir rekor kırdı. Bu durum, yatırımcıların bu stablecoin’leri kripto varlıklara dönüştürmeye hazır olduğunu gösteriyor.
Tether’in borsa bakiyeleri, hem ayı hem de boğa piyasalarında artış göstermeye devam ediyor. Düşüş dönemlerinde, USDT rezervlerindeki artış, yatırımcıların piyasa belirsizliğinden kaçınmak için kripto paralarını stablecoin’lere dönüştürdüğünü işaret ederken; boğa piyasalarında ise bu birikim, yatırımcıların fiyatlar düştüğünde kripto alımlarında kullanmak üzere sabit coin stokladığını gösteriyor.
Dünyanın en büyük stablecoin üreticisi, son iki yılda büyük bir büyüme sağladı ve 2025 yılı ortasına kadar iş gücünü iki katına çıkararak 200 çalışana ulaşmayı hedefliyor. Özellikle uyum ekibinin genişletilmesine odaklanıyor.
